Ümit Karabudak : “TAMDER olarak, derneğimizin kuruluş amaçlarını bir bir yerine getiriyor ve sektörümüzde ilk olacak bir çok projemizi hayata geçiyoruz”
1) Ümit Karabudak sektöre ne zaman ve nasıl girdi ? Karabudak Mühendislik nasıl ortaya çıktı ?
Biz Karabudak Makine olarak temellerini 2010 yılında attığımız ve Ağaç Makineleri Sektöründe mobilya üretiminde finishing kategorisinde yer alan boyama, zımparalama, kurutma teknolojilerine İnovatif çözümler bulabilmek adına kurulmuş bir firmayız. Firmamızın en önemli hedeflerinden biri, hizmet verdiğimiz sektörde kendi segmentimizdeki makinelerimizi Endüstri 4.0’a uygun ve geleceğe yön verecek şekilde üretebilmektir.
2) İlk üretimleriniz neler oldu, zaman içerisinde üretim alanında nasıl bir değişim ve gelişim çizgisi oldu ?
İlk üretimimiz mobilya boya makinesi olan BM1700’dür. Bugün yaptığımız çalışmalar ve üretim sonrası müşterilerimizin taleplerine göre kendimizi sürekli geliştirmekteyiz. Sürekli kendini yenileyen ve güncelliğini koruyan makineler üretiyoruz ancak amiral gemimiz olarak BM1700 otomatik sprey makinemizi gösterebiliriz. Sadece Ağaç işleme sektöründe değil aynı zamanda otomativ, yan sanayi, cam ve fibercement gibi uygulama alanları konusunda yelpazesi geniş ve kolay kullanımı olan makineler üretmekteyiz.
3) Bir aile şirketi olmanın avantaj ve dezavantajları neler oldu ?
Bu konuda bir dezavantajdan ziyade hep avantajlarımızın olduğunu söyleyebilirim. Firma kuruluşunda öne çıkan özelliklerimizden biri de abim Emrullah Karabudak’ın mobilya üretim sektöründe uzun yıllar hizmet vermiş olması ve bu konuda mobilya üreticisinin neye ihtiyacı olduğu sorusuna en doğru yanıtı alabileceğim kişi olmasıdır. Bu, bizim üretimini gerçekleştirdiğimiz makinelerimizin sektördeki ihtiyaca en doğru cevabı verebilmesini sağladı. Bir makine mühendisi olarak bu alanda gereklilikleri iyi bilerek üretmem gereken makinenin nasıl olması gerektiğini en doğru ağızdan dinleyip rahatlıkla beyin fırtınası yapabiliyor olmak bizi kısa sürede yerel pazarın lideri konumuna getirdi.
4) Firma nasıl bir gelişim çizgisi izledi ?
Firmamızın kuruluşunu gerçekleştirdikten hemen sonra üretimlerimize vakit kaybetmeden başladık. Beklentilerimizin üstünde bir müşteri reklamı ile üretim kapasitemiz kısa sürede yetmeyerek bizi büyümeye zorladı diyebiliriz. Kurumsallaşmak adına ilk adımları attığımız bu büyüme evresinde aynı zamanda ilk yurtdışı ihracat hamlemizi de gerçekleştiriyorduk.
5) Yurtdışına ilk ne zaman ve nasıl açıldınız ?
İlk yurtdışı ihracat hamlemiz hem yerel pazarda makine üretimi konusunda oluşan talebin karşılanması adına büyümeye başladığımız hem de aynı zamanda kurumsal bir şirket profili için gereklilikleri yerine getirdiğimiz dönemde 2014 yılında gerçekleşti.
6) KARABUDAK için yerli ve yabancı fuarların nasıl bir rolü oldu ?
Fuarlar genelde müşteri kitlemizin büyük çoğunluğu tarafından merakla takip edilen ve sürekli ziyaret edilen yerler. Elbette bir fuar ziyaretçisi hemen alım gücüne sahip olmayabiliyor. Sektörümüzde yer alan yatırımcılar kimi zaman yatırım planlarını bir sonraki yıla kadar ertelemek veya süreçleri takip ederek üretim aşamalarındaki hacmi artırmak adına noktası ve virgülüne kadar hesap yapmak durumunda olabiliyorlar. Kimi zaman da acil ihtiyaçları oluşan yatırımcılar hemen makinelerini üretim tesislerinde kurarak çalıştırmak durumunda olabiliyor. Fakat bu bahsettiğim 2. Portföy diğerine oranla azınlıkta kalmakta. Bu anlamda yerli ve yabancı tüm fuarlar bizlerle daha önce görüşerek planlamalarını yapan müşterilerimiz ile sözleşmelerimizi yaptığımız veya gelecek yıla dek planlarını yaparak bizden makine alacak müşterilerimizi aynı anda ağırladığımız yerler oluyor. Bugüne dek 2020 pandemisine kadar yerli ve yabancı tüm fuarlarda ilgi odağı olan makinelerimizi müşterilerimizle buluşturarak onların kazançlarına kazanç katmanın mutluluğunu yaşıyorum.
7) Üretiminizin ne kadarı iç pazara, ne kadarı dış pazara satılıyor ?
Bugün KARABUDAK MAKİNE olarak üretimimizin %75’ini yurtdışına ihraç etmekteyiz. Bu anlamda hem global piyasadaki fiyat politikamız hem gelişmiş servis hizmetlerimiz hem de yedek parçadan makineler üzerinde var olan yazılıma kadar tüm üretim aşamalarında kendi üretimimiz olmasından kaynaklı müşterilerimizi hiçbir şekilde mağdur etmeden yolumuzda emin adımlarla ilerliyoruz.
8) Ağırlıklı satış yaptığınız bölgeler nereleri ?
Ağırlıklı olarak Amerika, Balkanlar ve Kuzey Afrika ülkeri bu anlamda daha fazla satış yaptığımız bölgeler diyebiliriz. Buralarda yer alan ve makinelerimiz için muadil olarak gösterilen rakiplerimizin birçok anlamda eksik kalışı ve daha önce de söylediğim gibi fiyat politikaları nedeniyle tercih sebebi oluyoruz.
9) Ka-Ma ürünlerini rekabette güçlü kılan ayırt edici özellikleri nelerdir?
KA-MA Makinelerinin en büyük ayırt edici özellikleri öncelikli olarak makinelerimizi akıllı üretiyor oluşumuz. Müşteri dönüşlerinden ve memnuniyet anketlerimizden de anladığımız kadarıyla IoT sistemine sahip takip edilebilir ve her an müdahale edilebilir yapay zeka sahibi makinelerimiz müşterilerimizin üretim aşamalarında büyük kolaylık sağlıyor. Aynı zamanda hem malzemeden hem de zamanda tasarruf ettiren teknolojilerimiz sayesinde tercih sebebi oluyoruz. Tüm bunların yanında piyasaya göre tartışmasız rekabet edilemez maliyetleri ile sektörün adından sıkça bahsedilen firması olmayı başarıyoruz.
10) Şirket olarak pandemi dönemini nasıl geçirdiniz ?
Büyüme politikamızı o kadar iyi planlayarak ilerlemekteyiz ki bu anlamda global bir sıkıntı savaş veya salgın durumunda da nasıl hareket edeceğimize hazırlıklıydık. Pandemi döneminde personel çıkarmadık aksine ekiplerimizi güçlendirecek yeni beyinlere kapımız her zaman açık olduğu gibi bu dönemde de işe alım süreçlerimiz devam etti. Bu dönem kendimizi nasıl daha ileriye taşıyabiliriz sorularının sıkça sorulduğu mesafe ve hijyen kurallarına uyarak yarı evden yarı ofisten çalışma ile sürdürdüğümüz, mevcutta alınan siparişlerin hızla yerine getirilerek geçirdiğimiz bir dönem. Bu anlamda benim düşüncem hayatın devam ettiği ve durmayacak oluşu. Çarklar ne kadar durdurulursa o kadar hızlı çalışmaya başlayacak olmasını öngörebilmek ve yeni normalde talepleri karşılayabilmek adına hazırlık süreçlerimizi tamamladığımız bir zaman oldu. Bugün pandemi bizim açımızdan ikinci dalgasını yaklaştırıyor. İkinci dalga için de tüm hazırlıklarımız tamamlandı. Hem personelimizin sağlığını koruyarak hem de müşterilerimizi mağdur etmeden hizmetimizi vermeye devam edeceğiz. Burada seyahat kısıtlaması olan ülkelerde yer alan makine sahibi müşterilerimize hizmet verirken uzaktan teknik destek hizmetimizi sunmayı, sanal gerçeklik sistemimiz ile müşterimizin gözünden görüp onlara hizmetimizi aksatmadan sunmayı sürdürdük. Bu anlamda sektörümüzde tek olduğumuzu bilmenizi isterim.
11) Geleceğe yönelik hedefleriniz, projeleriniz neler ?
Bizler firmamızı sürekli geleceğe programlamış ve sanki bugünü değil geleceği yaşayan bireyler gibi çalışan bir kuruluşuz. Çalışanlarımızın tamamının her bir fikrini önemsiyor ve onlarla üretimimizi her gün daha ileriye götürebilmek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Karabudak Makine’nin hedefi 2030 yılına kadar yerelde lider olduğu finishing sektöründe dünyada da lider olabilmektir. Burada dikkat etmemiz gereken, lider olabilmek için çalışmaktan çok, bizi lider olarak görebilmeleri için hayata geçirmemiz gereken inovasyonlara odaklanmamızdır.
12) Sizce sektörün en önemli, temel sorunları nelerdir ?
Sektörümüzün her sektörde olduğu gibi sorunları olabiliyor. Bizler de bu sorunlara daha teknik ve çözüm bulabilmek adına TAMDER Tüm Ağaç İşleme Makinecileri Derneğini kurduk. Bu dernek hem sektörümüzün sıkıntılarını birlik ile çözebilmeyi hedeflemek, hem de Türk Ağaç İşleme Makine Sanayisini dünyaya daha iyi tanıtabilmek adına kurulmuştur. Bugün başkanlığını yürüttüğüm derneğimizde hemen her alanda üretim yapan firmaların ortak sorunlarından bir tanesi olarak yetişmiş makine mühendislerinin yetersizliği ve eğitim aşamalarının yüzeysel oluşu gösteriliyor. Ülkemiz makine mühendislerinin eğitimi konusunda diğer ülkelere nazaran daha basit ve yetersiz eğitimler veren üniversiteler ile bu yolda sınıfta kalmak ile karşı karşıya. Bir makine mühendisi olarak söyleyebilirim ki eğitim sistemimizde ve üniversitelerin eğitim yöntemlerinde acil değişikliğe gidilmez ise bu anlamdaki yaşanan sıkıntılar ciddi oranda artacaktır.
13) Bu sorunların çözümü için neler yapılabilir ?
Bizler çözüm için yardıma hazırız. Her fırsatta dile getirdiğimiz gibi ve daha öncesinde de yaptığımız gibi sektör ile üniversiteleri bir araya getirerek eğitim sistemlerini staj çalışmalarını daha verimli hale getirebilir öğrencilerin sahada daha hızlı bir şekilde üreterek öğrenmelerini sağlayabiliriz.
14) TAMDER ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Ne amaçla kuruldu, nasıl bir gelişim çizgisi izlediniz?
TAMDER, kuruluşundan bugüne dek varoluş sebebini unutmadan ve her bir yönetim kurulu üyesinin ve üyelerinin kendi zamanlarından feragat ederek ortaya çıkardığı sektörün gerçek derneğidir. Bu oluşumun başkanı olmak ve temsil etmek beni ayrıca onurlandırmaktadır. Sektörümüzde yer alan Türk makine üreticilerinin dünyaya duyurulması ve daha güçlü kuruluşlar olabilmemizin yegane çözümü derneğimizi kuruluş amacından saptırmadan ilerletmektir.
15) Derneklerin en önemli fonksiyonları nelerdir? Üyeler bir dernekten en çok neler bekler?
Üyelerimizin genel anlamda derneğimizden beklentileri yurtiçi ve yurtdışı fuarlarda temsil güçlerinin artırılması ve yönetim kadroları arasında ki networkun kurularak insan kaynağı, pazarlama, reklam ve satış kabiliyetlerinin daha da artırılması yönünde oluşuyor. Dernek üyelerimizin büyük çoğunluğu kurumsal firmalar olsa da birçok üyemiz kurumsallaşma adına çalışmalarını yürütüyor ve bu anlamda sektörde destek alabilecekleri firmalara ihtiyaç duyuyorlar. İşte aslında derneğimizin en önemi faydalarından biri de budur.
16) Başkan seçildikten sonra dernekte temel olarak neler yapmayı planladınız, hangi hedefleri, projeleri hayata geçirmek istiyorsunuz?
Başkan seçilmemdeki en önemli unsurların başında tüm üyelerimiz için reel fayda sağlayacak projelerimin olduğunu düşünüyorum. Bununla alakalı ilk olarak pandemi nedeniyle bir sonraki yıla ertelediğimiz mobilya üretiminin dünü bugünü ve yarınını masaya yatıracağımız “WOODMACH Mobilya Üretiminde İnovasyon ve Akıllı Üretim Sistemleri Zirvesi ve Sergisini” örnek gösterebiliriz. Bu zirve sektörümüzde hizmet veren tüm firmaların yer alacağı ve herkesin birşeyler öğreneceği Türkiye’de bir ilk olacak. Hemen her alandan destek aldığımız ve hayata geçireceğimiz bu proje tüm üyelerimiz tarafından desteklendi. Bununla ilgili bir gazete çıkararak potansiyel müşterilerimize sektörlerine ait gelişimleri ve hedefleri anlatıp, piyasanın durumunu ve gelecekte nasıl bir yol izlemeleri gerektiğine dair bir çok bilgiyi sayfalarımızda sunuyoruz. Aynı zamanda bir SANAL SERGİ yazılımını kendi bünyemizde tamamladık. 365 gün tüm dünyaya hizmet verecek bu sistem sayesinde, sanal gerçeklik kullanılarak müşterilerimize sunumlar yapabilecek, canlı görüşmeler ve toplantılar düzenleyebilecek, aynı zamanda da makinelerimizi sanki müşterilerimizin yanındaymış gibi çalıştırarak DEMO’lar sunacağız. Bu ve bunun gibi bir çok projemizi hayata geçiyor ve derneğimizin kuruluş amaçlarını bir bir yerine getiriyoruz.
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler..